inne-lleẕîne âmenû ve`amilu-ṣṣâliḥâti lehüm cennâtün tecrî min taḥtihe-l'enhâr. ẕâlike-lfevzü-lkebîr.
Şüphesiz inanıp yararlı işler işleyenlere, onlara, içlerinden ırmaklar akan cennetler vardır. Bu, büyük kurtuluştur.
inne baṭşe rabbike leşedîd.
Doğrusu Rabbinin yakalaması amansızdır.
innehû hüve yübdiü veyü`îd.
Önce yaratıp sonra bunu tekrar eden O'dur.
vehüve-lgafûru-lvedûd.
Yüce arşın sahibi, çok seven, bağışlayan O'dur.
ẕü-l`arşi-lmecîd.
Yüce arşın sahibi, çok seven, bağışlayan O'dur.
hel etâke ḥadîŝü-lcünûd.
Firavun ve Semud ordularının haberi sana geldi mi?
fir`avne veŝemûd.
Firavun ve Semud ordularının haberi sana geldi mi?
beli-lleẕîne keferû fî tekẕîb.
Doğrusu inkar edenler, hep yalanlayagelmişlerdir.
vellâhü miv verâihim müḥîṭ.
Oysa Allah onları ardlarından çevirmiştir.