`abese vetevellâ.
Yanına kör bir kimse geldi diye (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi.
en câehü-l'a`mâ.
Yanına kör bir kimse geldi diye (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi.
vemâ yüdrîke le`allehû yezzekkâ.
Ne bilirsin, belki de o arınacak;
ev yeẕẕekkeru fetenfe`ahü-ẕẕikrâ.
Yahut öğüt alacaktı da bu öğüt kendisine fayda verecekti.
emmâ meni-stagnâ.
Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun.
feente lehû teṣaddâ.
Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun.
vemâ `aleyke ellâ yezzekkâ.
Arınmak istememesinden sana ne?
veemmâ men câeke yes`â.
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.
vehüve yaḫşâ.
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.
feente `anhü telehhâ.
Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.
القرآن الكريم: | عبس |
---|---|
Ayet Sajdah (سجدة): | - |
suresi (latin): | 'Abasa |
sayı Suresi: | 80 |
Genel Toplam ayet: | 42 |
Toplam kelimeler: | 130 |
Toplam karakter: | 533 |
sayı Ruku: | 1 |
yer: | Mekke |
Azalan Sipariş: | 24 |
Ayetten Başlarken: | 5758 |