Skip to main content

لَّا ظَلِيلٍ
gölgelendirmez
وَلَا
ve ne de
يُغْنِى
korumaz
مِنَ ٱللَّهَبِ
alevden

lâ żalîliv velâ yugnî mine-lleheb.

"gölge yapmayan ve ateşten de korumayan cehennem dumanının üç kollu gölgesine gidin."

Tefsir

إِنَّهَا
gerçekten o
تَرْمِى
saçar
بِشَرَرٍ
kıvılcım(lar)
كَٱلْقَصْرِ
kütük gibi

innehâ termî bişerarin kelḳaṣr.

O gölgenin saçtığı her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir, konak gibi de büyüktür.

Tefsir

كَأَنَّهُۥ
sanki o
جِمَٰلَتٌ
bir halattır
صُفْرٌ
sapsarı

keennehû cimâlâtün ṣufr.

O gölgenin saçtığı her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir, konak gibi de büyüktür.

Tefsir

وَيْلٌ
vay haline
يَوْمَئِذٍ
o gün
لِّلْمُكَذِّبِينَ
yalanlayanların

veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.

Yalanlamış olanların o gün vay haline!

Tefsir

هَٰذَا
bu
يَوْمُ
gündür
لَا يَنطِقُونَ
konuşamayacakları

hâẕâ yevmü lâ yenṭiḳûn.

Bu, onların konuşamayacakları gündür.

Tefsir

وَلَا
ve
يُؤْذَنُ
izin verilmez
لَهُمْ
kendilerine
فَيَعْتَذِرُونَ
özür dilesinler

velâ yü'ẕenü lehüm feya`teẕirûn.

Onlara izin de verilmez ki özür beyan etsinler.

Tefsir

وَيْلٌ
vay haline
يَوْمَئِذٍ
o gün
لِّلْمُكَذِّبِينَ
yalanlayanların

veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.

Yalanlamış olanların o gün vay haline!

Tefsir

هَٰذَا
işte bu
يَوْمُ
günüdür
ٱلْفَصْلِۖ
hüküm;
جَمَعْنَٰكُمْ
sizi bir araya topladık
وَٱلْأَوَّلِينَ
ve öncekileri

hâẕâ yevmü-lfaṣl. cema`nâküm vel'evvelîn.

"Bu, sizleri ve öncekileri topladığımız hüküm günüdür."

Tefsir

فَإِن
eğer
كَانَ
varsa
لَكُمْ
sizin
كَيْدٌ
bir hileniz
فَكِيدُونِ
haydi bana hile yapın

fein kâne leküm keydün fekîdûn.

"Eğer bir düzeniniz varsa Bana kurun."

Tefsir

وَيْلٌ
vay haline
يَوْمَئِذٍ
o gün
لِّلْمُكَذِّبِينَ
yalanlayanların

veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.

Yalanlamış olanların o gün vay haline!.

Tefsir