فَاَنْجَيْنٰهُ وَالَّذِيْنَ مَعَهٗ بِرَحْمَةٍ مِّنَّا وَقَطَعْنَا دَابِرَ الَّذِيْنَ كَذَّبُوْا بِاٰيٰتِنَا وَمَا كَانُوْا مُؤْمِنِيْنَ ࣖ ( الأعراف: ٧٢ )
So We saved him
فَأَنجَيْنَٰهُ
O'nu kurtardık
and those
وَٱلَّذِينَ
ve olanları
with him
مَعَهُۥ
O'nunla beraber
by Mercy
بِرَحْمَةٍ
bir rahmetle
from Us
مِّنَّا
bizden
And We cut off
وَقَطَعْنَا
ve kestik
the roots
دَابِرَ
kökünü
(of) those who
ٱلَّذِينَ
kimselerin
denied
كَذَّبُوا۟
yalanlayan(ların)
Our Signs
بِـَٔايَٰتِنَاۖ
ayetlerimizi
and not
وَمَا
ve
they were
كَانُوا۟
olanların
believers
مُؤْمِنِينَ
inanmayacak
feenceynâhü velleẕîne me`ahû biraḥmetim minnâ veḳaṭa`nâ dâbira-lleẕîne keẕẕebû biâyâtinâ vemâ kânû mü'minîn. (al-ʾAʿrāf 7:72)
Diyanet Isleri:
Biz, rahmetimizle, Hud'u ve beraberinde bulunanları kurtardık, ayetlerimizi yalan sayarak inanmayanların kökünü kestik.
English Sahih:
So We saved him and those with him by mercy from Us. And We eliminated those who denied Our signs, and they were not [at all] believers. ([7] Al-A'raf : 72)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Onu ve onunla beraber olanları rahmetimizle kurtardık da ayetlerimizi yalanlayanların ve inanmayanların kökünü kestik.