وَاِذَا فَعَلُوْا فَاحِشَةً قَالُوْا وَجَدْنَا عَلَيْهَآ اٰبَاۤءَنَا وَاللّٰهُ اَمَرَنَا بِهَاۗ قُلْ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَأْمُرُ بِالْفَحْشَاۤءِۗ اَتَقُوْلُوْنَ عَلَى اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُوْنَ ( الأعراف: ٢٨ )
veiẕâ fe`alû fâḥişeten ḳâlû vecednâ `aleyhâ âbâenâ vellâhü emeranâ bihâ. ḳul inne-llâhe lâ ye'müru bilfaḥşâ'. eteḳûlûne `ale-llâhi mâ lâ ta`lemûn. (al-ʾAʿrāf 7:28)
Diyanet Isleri:
Onlar bir fenalık yaptıkları zaman, "Babalarımızı bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretti" derler. De ki: "Allah fenalığı emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allah'a karşı mı söylüyorsunuz?"
English Sahih:
And when they commit an immorality, they say, "We found our fathers doing it, and Allah has ordered us to do it." Say, "Indeed, Allah does not order immorality. Do you say about Allah that which you do not know?" ([7] Al-A'raf : 28)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Onlar, kötü bir iş yapınca babalarımız da derler, bu işi yaparlardı, öyle bulduk onları ve Allah emretti bunu bize. De ki: Allah kesin olarak kötülüğü emretmez. Allah'a, bilmediğiniz şeyi mi isnad ediyorsunuz?