Skip to main content

فَاَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الطُّوْفَانَ وَالْجَرَادَ وَالْقُمَّلَ وَالضَّفَادِعَ وَالدَّمَ اٰيٰتٍ مُّفَصَّلٰتٍۗ فَاسْتَكْبَرُوْا وَكَانُوْا قَوْمًا مُّجْرِمِيْنَ  ( الأعراف: ١٣٣ )

So We sent
فَأَرْسَلْنَا
biz de gönderdik
on them
عَلَيْهِمُ
onların üzerine
the flood
ٱلطُّوفَانَ
tufan
and the locusts
وَٱلْجَرَادَ
ve çekirge
and the lice
وَٱلْقُمَّلَ
ve kımıl (haşerat)
and the frogs
وَٱلضَّفَادِعَ
ve kurbağalar
and the blood
وَٱلدَّمَ
ve Kan
(as) signs
ءَايَٰتٍ
mu'cizeler olarak
manifest
مُّفَصَّلَٰتٍ
ayrı ayrı
but they showed arrogance
فَٱسْتَكْبَرُوا۟
ama yine büyüklük tasladılar
and they were
وَكَانُوا۟
ve oldular
a people
قَوْمًا
bir topluluk
criminal
مُّجْرِمِينَ
suçlu

feerselnâ `aleyhimu-ṭṭûfâne velcerâde velḳummele veḍḍafâdi`a veddeme âyâtim müfeṣṣalâtin festekberû vekânû ḳavmem mücrimîn. (al-ʾAʿrāf 7:133)

Diyanet Isleri:

Bunun üzerine su baskınını, çekirgeyi, haşeratı, kurbağaları ve kanı birbirinden ayrı mucizeler olarak onlara musallat kıldık; yine de büyüklük taslayıp suçlu bir millet oldular.

English Sahih:

So We sent upon them the flood and locusts and lice and frogs and blood as distinct signs, but they were arrogant and were a criminal people. ([7] Al-A'raf : 133)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Bunun üzerine, ayrıayrı mucize olmak üzere onlara tufan, çekirge, haşerat, kurbağa ve kan gönderdik, fakat ululanıp inanmaya tenezzül etmediler ve zaten de suçlu bir topluluktu onlar.