fa`terafû biẕembihim. fesuḥḳal liaṣḥâbi-sse`îr.
Böylece, günahlarını itiraf ederler. Çılgın alevli cehennemlikler yok olsunlar!
inne-lleẕîne yaḫşevne rabbehüm bilgaybi lehüm magfiratüv veecrun kebîr.
Doğrusu, görünmediği halde Rablerinden korkanlara, onlara, bağışlanma ve büyük ecir vardır.
veesirrû ḳavleküm evi-cherû bih. innehû `alîmüm biẕâti-ṣṣudûr.
Sizler, sözlerinizi gizleseniz de açıklasanız da birdir; O, kalblerde olanı bilir.
elâ ya`lemü men ḫaleḳ. vehüve-lleṭîfü-lḫabîr.
Yaratan bilmez olur mu? O, Latif'tir, haberdardır.
hüve-lleẕî ce`ale lekümü-l'arḍa ẕelûlen femşû fî menâkibihâ vekülû mir rizḳih. veileyhi-nnüşûr.
Yeryüzünü, size boyun eğdiren O'dur; öyleyse yerin sırtlarında dolaşın, Allah'ın verdiği rızıktan yiyin; sonunda dönüş O'nadır.
eemintüm men fi-ssemâi ey yaḫsife bikümü-l'arḍa feiẕâ hiye temûr.
Gökte olanın sizi yerin dibine geçirmesinden güvende misiniz? O zaman, yer, sarsıldıkça sarsılır.
em emintüm men fi-ssemâi ey yürsile `aleyküm ḥâṣibâ. feseta`lemûne keyfe neẕîr.
Gökte olanın başınıza taş yağdırmasından güvende misiniz? Benim uyarmamın nasıl olduğunu yakında bileceksiniz.
veleḳad keẕẕebe-lleẕîne min ḳablihim fekeyfe kâne nekîr.
And olsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni inkar etmek nasılmış?
evelem yerav ile-ṭṭayri fevḳahüm ṣâffâtiv veyaḳbiḍn. mâ yümsikühünne ille-rraḥmân. innehû bikülli şey'im beṣîr.
Üzerlerinde kanat çırpan dizi dizi kuşları görmezler mi? Onları havada Rahman olan Allah'tan başkası tutmuyor; doğrusu, O, herşeyi görendir.
emmen hâẕe-lleẕî hüve cündül leküm yenṣuruküm min dûni-rraḥmân. ini-lkâfirûne illâ fî gurûr.
Yahut, Rahman olan Allah'ın dışında size yardımda bulunabilecek taraftarlarınız kimdir? İnkarcılar sadece aldanmaktadırlar.