فَقَالُوْٓا اَبَشَرًا مِّنَّا وَاحِدًا نَّتَّبِعُهٗٓ ۙاِنَّآ اِذًا لَّفِيْ ضَلٰلٍ وَّسُعُرٍ ( القمر: ٢٤ )
And said
فَقَالُوٓا۟
dediler
"Is (it) a human being
أَبَشَرًا
insana mı?
among us
مِّنَّا
bizden
one
وَٰحِدًا
bir
(that) we should follow him
نَّتَّبِعُهُۥٓ
uyacağız
Indeed we
إِنَّآ
elbette biz
then
إِذًا
o takdirde
(will be) surely in
لَّفِى
içine düşmüş oluruz
error
ضَلَٰلٍ
apaçık bir sapıklık
and madness
وَسُعُرٍ
ve çılgınlık
feḳâlû ebeşeram minnâ vâḥiden nettebi`uhû innâ iẕel lefî ḍalâliv vesü`ur. (al-Q̈amar 54:24)
Diyanet Isleri:
"İçimizden bir insana mı uyacağız? O zaman biz sapıklık ve delilik etmiş oluruz. Kitap, aramızda, ona mı verilmiş? Hayır, o pek yalancı ve şımarığın biridir" dediler.
English Sahih:
And said, "Is it one human being among us that we should follow? Indeed, we would then be in error and madness. ([54] Al-Qamar : 24)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Derken bizden bir adama mı uyacağız dediler, gerçekten de o zaman elbette sapıklığa düşeriz, ateşlere yanarkavruluruz.