رُدُّوْهَا عَلَيَّ ۚفَطَفِقَ مَسْحًا ۢبِالسُّوْقِ وَالْاَعْنَاقِ ( ص: ٣٣ )
"Return them
رُدُّوهَا
getirin onları
to me"
عَلَىَّۖ
bana
Then he began
فَطَفِقَ
sonra başladı
to pass (his hand)
مَسْحًۢا
okşamağa
over the legs
بِٱلسُّوقِ
bacaklarını
and the necks
وَٱلْأَعْنَاقِ
ve boyunlarını
ruddûhâ `aleyy. feṭafiḳa mesḥam bissûḳi vel'a`nâḳ. (Ṣād 38:33)
Diyanet Isleri:
Süleyman: "Doğrusu ben bu iyi malları, Rabbimi anmayı sağladıkları için severim" demişti. Koşup, toz perdesi arkasında kayboldukları zaman: "onları bana getirin" dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başlamıştı.
English Sahih:
[He said], "Return them to me," and set about striking [their] legs and necks. ([38] Sad : 33)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Getirin onları bana demişti, atlar getirilince de onların ayaklarını, boyunlarını okşamıya, yelerini taramaya koyulmuştu.