لِّيُنْذِرَ مَنْ كَانَ حَيًّا وَّيَحِقَّ الْقَوْلُ عَلَى الْكٰفِرِيْنَ ( يس: ٧٠ )
To warn
لِّيُنذِرَ
uyarman için
(him) who
مَن
kimseleri
is
كَانَ
olan
alive
حَيًّا
diri
and may be proved true
وَيَحِقَّ
ve hak olsun diye
the Word
ٱلْقَوْلُ
(azab) söz(ü)
against
عَلَى
karşı
the disbelievers
ٱلْكَٰفِرِينَ
inkar edenlere
liyünẕira men kâne ḥayyev veyeḥiḳḳa-lḳavlü `ale-lkâfirîn. (Yāʾ Sīn 36:70)
Diyanet Isleri:
Diri olan kimseyi uyarsın ve verilen söz de inkarcıların aleyhine çıksın.
English Sahih:
To warn whoever is alive and justify the word [i.e., decree] against the disbelievers. ([36] Ya-Sin : 70)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Diri olanı korkutması ve kafirler hakkındaki sözün gerçeğe çıkması için.