وَجَعَلْنَا فِيْهَا جَنّٰتٍ مِّنْ نَّخِيْلٍ وَّاَعْنَابٍ وَّفَجَّرْنَا فِيْهَا مِنَ الْعُيُوْنِۙ ( يس: ٣٤ )
And We placed
وَجَعَلْنَا
ve yarattık
therein
فِيهَا
orada
gardens
جَنَّٰتٍ
bahçeleri
of date-palms
مِّن نَّخِيلٍ
hurma
and grapevines
وَأَعْنَٰبٍ
ve üzüm
and We caused to gush forth
وَفَجَّرْنَا
ve akıttık
in it
فِيهَا
orada
of the springs
مِنَ ٱلْعُيُونِ
çeşmelerden
vece`alnâ fîhâ cennâtim min neḫîliv vea`nâbiv vefeccernâ fîhâ mine-l`uyûn. (Yāʾ Sīn 36:34)
Diyanet Isleri:
Orada hurmalıklar ve üzüm bağları var ederiz, aralarında pınarlar fışkırtırız.
English Sahih:
And We placed therein gardens of palm trees and grapevines and caused to burst forth therefrom some springs – ([36] Ya-Sin : 34)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Ve orada hurmalıklardan, üzüm bağlarından bahçeler halkettik ve orada kaynaklar çıkarıp akıttık.