ذٰلِكَ بِمَا قَدَّمَتْ اَيْدِيْكُمْ وَاَنَّ اللّٰهَ لَيْسَ بِظَلَّامٍ لِّلْعَبِيْدِۚ ( آل عمران: ١٨٢ )
That
ذَٰلِكَ
bu
(is) because
بِمَا
karşılığıdır
(of what) sent forth
قَدَّمَتْ
yapıp öne sürdürdüğünün
your hands
أَيْدِيكُمْ
sizin ellerinizin
and that
وَأَنَّ
ve şüphesiz
Allah
ٱللَّهَ
Allah
is not
لَيْسَ
asla değildir
unjust
بِظَلَّامٍ
zulmedici
to (His) slaves
لِّلْعَبِيدِ
kullara
ẕâlike bimâ ḳaddemet eydîküm veenne-llâhe leyse biżallâmil lil`abîd. (ʾĀl ʿImrān 3:182)
Diyanet Isleri:
"Bu, yaptığınızın karşılığıdır". Yoksa Allah kullara asla zulmetmez.
English Sahih:
That is for what your hands have put forth and because Allah is not ever unjust to [His] servants." ([3] Ali 'Imran : 182)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Bu da, ancak elleriyle kazandıklarının cezası ve Allah, şüphe yok ki kullarına zulmetmez.