Skip to main content

وَلَوْلَآ اَنْ تُصِيْبَهُمْ مُّصِيْبَةٌ ۢبِمَا قَدَّمَتْ اَيْدِيْهِمْ فَيَقُوْلُوْا رَبَّنَا لَوْلَآ اَرْسَلْتَ اِلَيْنَا رَسُوْلًا فَنَتَّبِعَ اٰيٰتِكَ وَنَكُوْنَ مِنَ الْمُؤْمِنِيْنَ   ( القصص: ٤٧ )

And if not
وَلَوْلَآ
keşke olmasalardı
[that] struck them
أَن تُصِيبَهُم
başlarına geldiği zaman
a disaster
مُّصِيبَةٌۢ
bir felaket
for what
بِمَا
yüzünden
had sent forth
قَدَّمَتْ
yaptıkları (günahları)
their hands
أَيْدِيهِمْ
kendi elleriyle
and they would say
فَيَقُولُوا۟
diyecekler
"Our Lord!
رَبَّنَا
Rabbimiz
Why not
لَوْلَآ
keşke
You sent
أَرْسَلْتَ
gönderseydin
to us
إِلَيْنَا
bize
a Messenger
رَسُولًا
bir elçi
so we (could have) followed
فَنَتَّبِعَ
uysaydık
Your Verses
ءَايَٰتِكَ
ayetlerine
and we (would) have been
وَنَكُونَ
ve olsaydık
of the believers?"
مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ
mü'minlerden

velevlâ en tüṣîbehüm müṣîbetüm bimâ ḳaddemet eydîhim feyeḳûlû rabbenâ levlâ erselte ileynâ rasûlen fenettebi`a âyâtike venekûne mine-lmü'minîn. (al-Q̈aṣaṣ 28:47)

Diyanet Isleri:

Yaptıklarından dolayı, başlarına bir musibet geldiğinde: "Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de, ayetlerine uysak ve müminlerden olsaydık olmaz mıydı?" derler.

English Sahih:

And if not that a disaster should strike them for what their hands put forth [of sins] and they would say, "Our Lord, why did You not send us a messenger so we could have followed Your verses and been among the believers?"... ([28] Al-Qasas : 47)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Onlara, elleriyle hazırladıkları bir felaket gelip çatsaydı Rabbimiz derlerdi, bize bir peygamber gönderseydin de delillerine uysaydık ve inananlara katılsaydık.