قَالَ نَكِّرُوْا لَهَا عَرْشَهَا نَنْظُرْ اَتَهْتَدِيْٓ اَمْ تَكُوْنُ مِنَ الَّذِيْنَ لَا يَهْتَدُوْنَ ( النمل: ٤١ )
He said
قَالَ
dedi ki
"Disguise
نَكِّرُوا۟
tanınmaz hale getirin
for her
لَهَا
onun
her throne
عَرْشَهَا
tahtını
we will see
نَنظُرْ
bakalım
whether she will be guided
أَتَهْتَدِىٓ
tanıyabilecek mi
or
أَمْ
yoksa
will be
تَكُونُ
olacak (mı)
of those who
مِنَ ٱلَّذِينَ
kimselerden
are not guided" are not guided"
لَا يَهْتَدُونَ
tanımayan
ḳâle nekkirû lehâ `arşehâ nenżur etehtedî em tekûnü mine-lleẕîne lâ yehtedûn. (an-Naml 27:41)
Diyanet Isleri:
Süleyman "Onun tahtını tanınmaz hale getirin, bakalım tanıyabilecek mi yoksa tanıyamayacak mı?" (yola gelecek mi, yoksa yola gelmeyenlerden mi olacak?) dedi.
English Sahih:
He said, "Disguise for her her throne; we will see whether she will be guided [to truth] or will be of those who is not guided." ([27] An-Naml : 41)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Süleyman, tahtının şeklini değiştirin dedi, bakalım tanıyacak mı, tanımıyacak mı?