Skip to main content

وَمَآ اَنْتَ اِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُنَا وَاِنْ نَّظُنُّكَ لَمِنَ الْكٰذِبِيْنَ ۚ   ( الشعراء: ١٨٦ )

And not
وَمَآ
ve değilsin
you
أَنتَ
sen
(are) except
إِلَّا
başka bir şey
a man
بَشَرٌ
bir insandan
like us
مِّثْلُنَا
bizim gibi
and indeed
وَإِن
ve
we think you
نَّظُنُّكَ
biz seni sanıyoruz
surely (are) of the liars
لَمِنَ ٱلْكَٰذِبِينَ
mutlaka yalancılardan

vemâ ente illâ beşer miŝlünâ vein neżunnüke lemine-lkâẕibîn. (aš-Šuʿarāʾ 26:186)

Diyanet Isleri:

"Sen ancak büyülenmişin birisin. Bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsin. Doğrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eğer doğru sözlü isen göğün bir parçasını üstümüze düşür" dediler.

English Sahih:

You are but a man like ourselves, and indeed, we think you are among the liars. ([26] Ash-Shu'ara : 186)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve bizim gibi insandan başka bir şey de değilsin sen ve biz seni mutlaka yalancılardan sanmadayız.