اُولٰۤىِٕكَ يُسَارِعُوْنَ فِى الْخَيْرٰتِ وَهُمْ لَهَا سٰبِقُوْنَ ( المؤمنون: ٦١ )
(It is) those
أُو۟لَٰٓئِكَ
işte onlar
who hasten
يُسَٰرِعُونَ
koşarlar
in the good (deeds)
فِى ٱلْخَيْرَٰتِ
hayır işlerine
and they
وَهُمْ
ve onlar
in them
لَهَا
(hayır) için
(are) foremost
سَٰبِقُونَ
önde giderler
ülâike yüsâri`ûne fi-lḫayrâti vehüm lehâ sâbiḳûn. (al-Muʾminūn 23:61)
Diyanet Isleri:
Rablerinden korkarak titreyenler, Rablerinin ayetlerine inananlar, Rablerine eş koşmayanlar, Rablerine dönecekleri için kalbleri ürpererek vermeleri gerekeni verenler, işte onlar iyi işlerde yarış ederler, o uğurda ileri geçerler.
English Sahih:
It is those who hasten to good deeds, and they outstrip [others] therein. ([23] Al-Mu'minun : 61)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Onlardır hayırlara, yarışırcasına koşanlar ve onlardır hayırlarda önde bulunanlar.