ŝümme enşe'nâ mim ba`dihim ḳarnen âḫarîn.
Bunların ardından başka nesiller varettik.
feerselnâ fîhim rasûlem minhüm eni-`büdü-llâhe mâ leküm min ilâhin gayruh. efelâ tetteḳûn.
Onlara aralarından: "Allah"a kulluk edin, O'ndan başka tanrınız yoktur, sakınmaz mısınız?" diyen bir elçi gönderdik.
veḳâle-lmeleü min ḳavmihi-lleẕîne keferû vekeẕẕebû biliḳâi-l'âḫirati veetrafnâhüm fi-lḥayâti-ddünyâ mâ hâẕâ illâ beşerum miŝlüküm ye'külü mimmâ te'külûne minhü veyeşrabü mimmâ teşrabûn.
Onun, inkarcı ve ahirete kavuşmayı yalanlayan milletinin ileri gelenleri ki Biz onlara bu dünya hayatında nimet vermiştik şöyle dediler: "Bu, yediğinizden yiyen, içtiğinizden içen sizin gibi bir insandan başka birşey değildir."
velein eṭa`tüm beşeram miŝleküm inneküm iẕel leḫâsirûn.
"Kendiniz gibi bir insana itaat ederseniz hüsrana uğrayacağınızda hiç şüphe yoktur."
eye`idüküm enneküm iẕâ mittüm veküntüm türâbev ve`iżâmen enneküm muḫracûn.
"Öldüğünüz, toprak ve kemik yığını olduğunuz zaman tekrar dirilmenizle sizi tehdit mi ediyor?"
heyhâte heyhâte limâ tû`adûn.
"Oysa tehdit edildiğiniz şey ne kadar, hem de ne kadar uzak!"
in hiye illâ ḥayâtüne-ddünyâ nemûtü venaḥyâ vemâ naḥnü bimeb`ûŝîn.
"Hayat ancak bu dünyadakidir. Ölürüz ve yaşarız (kimimiz ölür kimimiz doğar); tekrar diriltilmeyiz."
in hüve illâ racülün-fterâ `ale-llâhi keẕibev vemâ naḥnü lehû bimü'minîn.
"Bu, sadece Allah'a karşı yalan uyduranın biridir. Biz ona inanmayız."
ḳâle rabbi-nṣurnî bimâ keẕẕebûn.
O peygamber: "Rabbim! Beni yalancı saymalarına karşılık bana yardım et" dedi.
ḳâle `ammâ ḳalîlil leyuṣbiḥunne nâdimîn.
Allah da: "Az sonra pişman olacaklar" buyurdu.