Skip to main content

فَاَزَلَّهُمَا الشَّيْطٰنُ عَنْهَا فَاَخْرَجَهُمَا مِمَّا كَانَا فِيْهِ ۖ وَقُلْنَا اهْبِطُوْا بَعْضُكُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ ۚ وَلَكُمْ فِى الْاَرْضِ مُسْتَقَرٌّ وَّمَتَاعٌ اِلٰى حِيْنٍ  ( البقرة: ٣٦ )

Then made [both of] them slip
فَأَزَلَّهُمَا
onlar(ın ayağın)ı kaydırdı
the Shaitaan
ٱلشَّيْطَٰنُ
şeytan
from it
عَنْهَا
oradan
and he got [both of] them out
فَأَخْرَجَهُمَا
çıkardı
from what
مِمَّا
yerden
they [both] were
كَانَا
bulundukları
in [it]
فِيهِۖ
içinde
And We said
وَقُلْنَا
ve dedik ki
"Go down (all of you)
ٱهْبِطُوا۟
inin
some of you
بَعْضُكُمْ
kiminiz
to others
لِبَعْضٍ
kiminize
(as) enemy
عَدُوٌّۖ
düşman olarak
and for you
وَلَكُمْ
sizin için vardır
in the earth
فِى ٱلْأَرْضِ
yeryüzünde
(is) a dwelling place
مُسْتَقَرٌّ
kalmak
and a provision
وَمَتَٰعٌ
ve nimet
for a period"
إِلَىٰ حِينٍ
bir süre

feezellehüme-şşeyṭânü `anhâ feaḫracehümâ mimmâ kânâ fîh. veḳulne-hbiṭû ba`ḍuküm liba`ḍin `adüvv. veleküm fi-l'arḍi müsteḳarruv vemetâ`un ilâ ḥîn. (al-Baq̈arah 2:36)

Diyanet Isleri:

Şeytan oradan ikisinin de ayağını kaydırttı, onları bulundukları yerden çıkardı, onlara "Birbirinize düşman olarak inin, yeryüzünde bir müddet için yerleşip geçineceksiniz" dedik.

English Sahih:

But Satan caused them to slip out of it and removed them from that [condition] in which they had been. And We said, "Go down, [all of you], as enemies to one another, and you will have upon the earth a place of settlement and provision for a time." ([2] Al-Baqarah : 36)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Şeytansa oradan onların ayaklarını kaydırdı, onları bulundukları makamdan çıkarıverdi. Dedik ki: Bazınız, bazınıza düşman olarak inin buradan. Bir zamana kadar yeryüzünde oturmanız, oradan rızıklanmanız mukadder.