Skip to main content

وَاِنْ كَادُوْا لَيَفْتِنُوْنَكَ عَنِ الَّذِيْٓ اَوْحَيْنَآ اِلَيْكَ لِتَفْتَرِيَ عَلَيْنَا غَيْرَهٗۖ وَاِذًا لَّاتَّخَذُوْكَ خَلِيْلًا  ( الإسراء: ٧٣ )

And indeed
وَإِن
ve eğer
they were about (to)
كَادُوا۟
az daha onlar
tempt you away
لَيَفْتِنُونَكَ
seni kandıracaklardı
from that which We revealed
عَنِ ٱلَّذِىٓ أَوْحَيْنَآ
vahyettiğimizden
to you
إِلَيْكَ
sana
that you invent
لِتَفْتَرِىَ
iftira atman için
about Us
عَلَيْنَا
üstümüze
other (than) it
غَيْرَهُۥۖ
ondan başkasını
And then
وَإِذًا
işte o zaman
surely they would take you
لَّٱتَّخَذُوكَ
seni edinirlerdi
(as) a friend
خَلِيلًا
dost

vein kâdû leyeftinûneke `ani-lleẕî evḥaynâ ileyke litefteriye `aleynâ gayrah. veiẕel letteḫaẕûke ḫalîlâ. (al-ʾIsrāʾ 17:73)

Diyanet Isleri:

Seni, sana vahyettiğimizden ayırıp başka bir şeyi Bize karşı uydurman için uğraşırlar. O zaman seni dost edinirler.

English Sahih:

And indeed, they were about to tempt you away from that which We revealed to you in order to [make] you invent about Us something else; and then they would have taken you as a friend. ([17] Al-Isra : 73)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Onlar, sana vahyettiğimizden başka şeyler düzüp bize iftira etmen için az kaldı ki seni bile fitneye düşüreceklerdi ve o vakit seni dost edineceklerdi işte.