Skip to main content

يَوْمَ يَدْعُوْكُمْ فَتَسْتَجِيْبُوْنَ بِحَمْدِهٖ وَتَظُنُّوْنَ اِنْ لَّبِثْتُمْ اِلَّا قَلِيْلًا ࣖ   ( الإسراء: ٥٢ )

(On) the Day
يَوْمَ
gün
He will call you
يَدْعُوكُمْ
sizi çağıracağı
and you will respond
فَتَسْتَجِيبُونَ
çağrısına uyarsınız
with His Praise
بِحَمْدِهِۦ
O'na hamdederek
and you will think
وَتَظُنُّونَ
ve sanırsınız
not you had remained
إِن لَّبِثْتُمْ
(dünyada) kalmadınız
except
إِلَّا
dışında
a little (while)
قَلِيلًا
pek az (bir süre)

yevme yed`ûküm fetestecîbûne biḥamdihî veteżunnûne il lebiŝtüm illâ ḳalîlâ. (al-ʾIsrāʾ 17:52)

Diyanet Isleri:

Sizi çağırdığı gün, O'na hamdederek davetine uyarsınız ve kabirlerinizde pek az bir müddet kaldığınızı sanırsınız.

English Sahih:

On the Day He will call you and you will respond with praise of Him and think that you had not remained [in the world] except for a little." ([17] Al-Isra : 52)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

O gün sizi çağıracak, hamd ederek icabet edeceksiniz ona ve sanacaksınız ki pek az bir müddet kalmışsınız dünyada.