veḳâle-llâhü lâ tetteḫiẕû ilâheyni-ŝneyn. innemâ hüve ilâhüv vâḥid. feiyyâye ferhebûn.
Allah, "İki tanrı edinmeyin, O ancak bir tek Tanrı'dır. Yalnız Ben'den korkun" dedi.
velehû mâ fi-ssemâvâti vel'arḍi velehü-ddînü vâṣibâ. efegayra-llâhi tetteḳûn.
Göklerde ve yerde olan O'nundur. Kulluk da daima O'nadır. Allah'tan başkasından mı sakınıyorsunuz?
vemâ biküm min ni`metin femine-llâhi ŝümme iẕâ messekümu-ḍḍurru feileyhi tec'erûn.
Size gelen her nimet Allah'tandır. Sonra, bir sıkıntıya uğradığınızda yalnız O'na sığınırsınız.
ŝümme iẕâ keşefe-ḍḍurra `anküm iẕâ ferîḳum minküm birabbihim yüşrikûn.
Sıkıntılarınızı giderince de, içinizden bazıları kendilerine verdiğimize nankörlük ederek Rablerine eş koşarlar. Geçinin bakalım, yakında öğreneceksiniz.
liyekfürû bimâ âteynâhüm. fetemette`û. fesevfe ta`lemûn.
Sıkıntılarınızı giderince de, içinizden bazıları kendilerine verdiğimize nankörlük ederek Rablerine eş koşarlar. Geçinin bakalım, yakında öğreneceksiniz.
veyec`alûne limâ lâ ya`lemûne neṣîbem mimmâ razaḳnâhüm. tellâhi letüs'elünne `ammâ küntüm tefterûn.
Kendilerine verdiğimiz rızıktan, onların ne olduğunu bilmeyen putlara pay ayırırlar. Allah'a and olsun ki, uydurup durduğunuz şeylerden elbette sorguya çekileceksiniz.
veyec`alûne lillâhi-lbenâti sübḥânehû velehüm mâ yeştehûn.
Beğendikleri erkek çocukları kendilerine; kızları da Allah'a malediyorlar. O bundan münezzehtir.
veiẕâ büşşira eḥadühüm bil'ünŝâ żalle vechühû müsveddev vehüve keżîm.
Aralarından birine bir kızı olduğu müjdelendiği zaman içi gamla dolarak yüzü simsiyah kesilir.
yetevârâ mine-lḳavmi min sûi mâ büşşira bih. eyümsikühû `alâ hûnin em yedüssühû fi-ttürâb. elâ sâe mâ yaḥkümûn.
Kendisine verilen kötü müjde yüzünden, halktan gizlenmeye çalışır; onu utana utana tutsun mu, yoksa toprağa mı gömsün? Ne kötü hükmediyorlar!
lilleẕîne lâ yü'minûne bil'âḫirati meŝelü-ssev'. velillâhi-lmeŝelü-l'a`lâ. vehüve-l`azîzü-lḥakîm.
Ahirete inanmayanlar kötülük misalidirler. En üstün misali ise Allah verir. O Güçlü'dür, Hakim'dir.