كَاَنْ لَّمْ يَغْنَوْا فِيْهَا ۗ اَلَآ اِنَّ ثَمُوْدَا۠ كَفَرُوْا رَبَّهُمْ ۗ اَلَا بُعْدًا لِّثَمُوْدَ ࣖ ( هود: ٦٨ )
As if
كَأَن
sanki
not they (had) prospered
لَّمْ يَغْنَوْا۟
hiç yaşamamışlardı
therein
فِيهَآۗ
orada
No doubt
أَلَآ
iyi bilin ki
indeed
إِنَّ
şüphesiz
Thamud
ثَمُودَا۟
Semud (halkı)
disbelieved
كَفَرُوا۟
inkar ettiler
(in) their Lord
رَبَّهُمْۗ
Rabblerini
so
أَلَا
dikkat edin
away
بُعْدًا
uzak olsun
with Thamud
لِّثَمُودَ
Semud halkı
keel lem yagnev fîhâ. elâ inne ŝemûde keferû rabbehüm. elâ bü`del liŝemûd. (Hūd 11:68)
Diyanet Isleri:
Sanki orada hiç yaşamamışlardı. Bilin ki, Semud milleti Rabbini inkar etmişti. Bilin ki, Semud milleti Allah'ın rahmetinden uzaklaştı.
English Sahih:
As if they had never prospered therein. Unquestionably, Thamud denied their Lord; then, away with Thamud. ([11] Hud : 68)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Sanki orada hiç yaşamamışlar, hiç oturmamışlardı. Bilin ki hiç şüphe yok Semud, Rablerine karşı kafir oldu, bilin, uzaklık Semud'a.