Skip to main content

فَلَوْلَا كَانَ مِنَ الْقُرُوْنِ مِنْ قَبْلِكُمْ اُولُوْا بَقِيَّةٍ يَّنْهَوْنَ عَنِ الْفَسَادِ فِى الْاَرْضِ اِلَّا قَلِيْلًا مِّمَّنْ اَنْجَيْنَا مِنْهُمْ ۚوَاتَّبَعَ الَّذِيْنَ ظَلَمُوْا مَآ اُتْرِفُوْا فِيْهِ وَكَانُوْا مُجْرِمِيْنَ  ( هود: ١١٦ )

So why not
فَلَوْلَا
değil miydi?
had been
كَانَ
bulunmalı
of the generations
مِنَ ٱلْقُرُونِ
nesillerden
before you before you
مِن قَبْلِكُمْ
sizden önceki
those possessing a remnant
أُو۟لُوا۟
sahipleri
those possessing a remnant
بَقِيَّةٍ
fazilet
forbidding
يَنْهَوْنَ
alıkoyan
from the corruption
عَنِ ٱلْفَسَادِ
fesattan
in the earth
فِى ٱلْأَرْضِ
yeryüzünde
except
إِلَّا
dışında
a few
قَلِيلًا
çok azı
of those
مِّمَّنْ
kendilerini
We saved
أَنجَيْنَا
kurtardığımız
among them?
مِنْهُمْۗ
onlardan
But followed
وَٱتَّبَعَ
peşine takıldılar
those who
ٱلَّذِينَ
kimseler
did wrong
ظَلَمُوا۟
zulmedenler
what luxury they were given
مَآ أُتْرِفُوا۟
bulundukları refahın
therein
فِيهِ
içinde
and they were
وَكَانُوا۟
ve oldular
criminals
مُجْرِمِينَ
suçlu kimseler

felevlâ kâne mine-lḳurûni min ḳabliküm ülû beḳiyyetiy yenhevne `ani-lfesâdi fi-l'arḍi illâ ḳalîlem mimmen enceynâ minhüm. vettebe`a-lleẕîne żalemû mâ ütrifû fîhi vekânû mücrimîn. (Hūd 11:116)

Diyanet Isleri:

Sizden önceki nesillerin ileri gelenleri, yeryüzünde bozgunculuğa engel olmalı değil miydiler? Onlardan kurtardıklarımız pek azdır. Kendilerine verilen nimete karşı haksızlık edenlere uyanlar ise suçlu oldular.

English Sahih:

So why were there not among the generations before you those of enduring discrimination forbidding corruption on earth – except a few of those We saved from among them? But those who wronged pursued what luxury they were given therein, and they were criminals. ([11] Hud : 116)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Sizden önceki çağlarda, halkı, yeryüzünde bozgunculuktan vazgeçirmeye çalışan idrak ve ibadet ehli bir bölük halk bulunsaydı ne olurdu; halbuki içlerinden kurtardıklarımız pek azdı ve zulmedenler, yalnız kendilerine verilmiş olan devlete uydular ve suçlu oldular.