وَقُل
ve de ki
لِّلَّذِينَ
kimselere
لَا يُؤْمِنُونَ
iman etmeyen(lere)
ٱعْمَلُوا۟
yapın
عَلَىٰ مَكَانَتِكُمْ
imkanınızın elverdiğini
إِنَّا
biz de
عَٰمِلُونَ
yapmaktayız
veḳul lilleẕîne lâ yü'minûne-`melû `alâ mekânetiküm. innâ `âmilûn.
İnanmayanlara: "Durumunuzun gerektirdiğini yapın, doğrusu biz de yapıyoruz; bekleyin, biz de bekliyoruz" de.
وَٱنتَظِرُوٓا۟
ve bekleyin
إِنَّا
biz de
مُنتَظِرُونَ
beklemekteyiz
venteżirû. innâ münteżirûn.
İnanmayanlara: "Durumunuzun gerektirdiğini yapın, doğrusu biz de yapıyoruz; bekleyin, biz de bekliyoruz" de.
وَلِلَّهِ
ve Allah'a aittir
غَيْبُ
gaybı
ٱلسَّمَٰوَٰتِ
göklerin
وَٱلْأَرْضِ
ve yerin
وَإِلَيْهِ
ve O'na
يُرْجَعُ
döndürülür
ٱلْأَمْرُ
işler
كُلُّهُۥ
bütün
فَٱعْبُدْهُ
(öyleyse) O'na kulluk et
وَتَوَكَّلْ
ve dayan
عَلَيْهِۚ
O'na
وَمَا
ve değildir
رَبُّكَ
Rabbin
بِغَٰفِلٍ
habersiz
عَمَّا تَعْمَلُونَ
yaptıklarınızdan
velillâhi gaybü-ssemâvâti vel'arḍi veileyhi yürce`u-l'emru küllühû fa`büdhü vetevekkel `aleyh. vemâ rabbüke bigâfilin `ammâ ta`melûn.
Göklerin ve yerin gaybı Allah'a aittir. Bütün işler O'na döndürülür. Öyleyse O'na kulluk et, O'na güven. Rabbin, yaptıklarınızdan habersiz değildir.