ḳuli-nżurû mâẕâ fi-ssemâvâti vel'arḍ. vemâ tugni-l'âyâtü vennüẕüru `an ḳavmil lâ yü'minûn.
"Göklerde ve yerde neler var, bir bakın" de. İnanmayacak bir millete ayetler ve uyarmalar fayda vermez.
fehel yenteżirûne illâ miŝle eyyâmi-lleẕîne ḫalev min ḳablihim. ḳul fenteżirû innî me`aküm mine-lmünteżirîn.
Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? "Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim" de.
ŝümme nüneccî rusülenâ velleẕîne âmenû keẕâlik. ḥaḳḳan `aleynâ nünci-lmü'minîn.
Sonra Biz, peygamberlerimizi ve inananları böylece kurtarırız, inananları (verdiğimiz söz gereğince) kurtarmamız Bize haktır.
ḳul yâ eyyühe-nnâsü in küntüm fî şekkim min dînî felâ a`büdü-lleẕîne ta`büdûne min dûni-llâhi velâkin a`büdü-llâhe-lleẕî yeteveffâküm. veümirtü en ekûne mine-lmü'minîn.
De ki: "Ey insanlar! Benim dinimden şüphede iseniz bilin ki ben Allah'tan başka taptıklarınıza tapmam. Ancak, sizi öldürecek olan Allah'a kulluk ederim. İnananlardan olmakla emrolundum."
veen eḳim vecheke lildîni ḥanîfâ. velâ tekûnenne mine-lmüşrikîn.
(Muhammed'e) "Yüzünü, doğruya yönelmiş olarak dine çevir, sakın ortak koşanlardan olma; sana fayda da zarar da veremeyecek, Allah'tan başkasına yalvarma; öyle yaparsan şüphesiz, zalimlerden olursun" denildi.
velâ ted`u min dûni-llâhi mâ lâ yenfe`uke velâ yeḍurruk. fein fe`alte feinneke iẕem mine-żżâlimîn.
(Muhammed'e) "Yüzünü, doğruya yönelmiş olarak dine çevir, sakın ortak koşanlardan olma; sana fayda da zarar da veremeyecek, Allah'tan başkasına yalvarma; öyle yaparsan şüphesiz, zalimlerden olursun" denildi.
veiy yemseske-llâhü biḍurrin felâ kâşife lehû illâ hû. veiy yüridke biḫayrin felâ râdde lifaḍlih. yüṣîbü bihî mey yeşâü min `ibâdih. vehüve-lgafûru-rraḥîm.
Allah sana bir sıkıntı verirse, onu O'ndan başkası gideremez. Sana bir iyilik dilerse O'nun nimetini engelleyecek yoktur. O'nu kullarından dilediğine verir. O, bağışlayandır, merhametlidir.
ḳul yâ eyyühe-nnâsü ḳad câekümü-lḥaḳḳu mir rabbiküm. femeni-htedâ feinnemâ yehtedî linefsih. vemen ḍalle feinnemâ yeḍillü `aleyhâ. vemâ ene `aleyküm bivekîl.
De ki: "Ey insanlar! Rabbinizden size gerçek gelmiştir. Doğru yola giren ancak kendisi için girmiş ve sapıtan da kendi zararına olarak sapıtmıştır. Ben sizin üzerinize vekil değilim."
vettebi` mâ yûḥâ ileyke vaṣbir ḥattâ yaḥküme-llâh. vehüve ḫayru-lḥâkimîn.
Sana vahyedilene uy; Allah hükmünü verene kadar sabret. O, hüküm verenlerin en iyisidir.